Latince ismi Melopsittacus undulatus olan muhabbet kuşları papağan türleri içinde yer alan evcil bir kuş türüdür. Avustralya’dan dünyanın her yerine yayılan papağan aile grubunun en küçük parçasıdır. Dünyada ve Türkiye’de en çok tercih edilen evcil kuşlar arasındadır. Avustralya’nın kurak bölgelerinde beş milyon yıldan bu yana zor koşullarda yaşamlarını sürdürmektedirler. Yaşam süreleri 15 yıl kadardır. İstisna olarak dünyanın en yaşlı muhabbet kuşu İngiltere’de yaşamış ve 29 yaşında vefat eden kuştur. Muhabbet kuşları incir papağanları ve kırmızı papağanlar ile yakın akrabadır.

Göçmen kuşlar olarak bilinen muhabbet kuşları genelde Avustralya’nın çimenlik, çalılık ve açık ormanlık alanlarında bulunur. Küçük sürüler halinde gezen bu kuşlar bazen büyük sürüler oluşturmaktadır. Yer değiştirme durumları sürekli olduğu için besin ve suyun durumuna göre göç ederler. Muhabbet kuşları 18 cm uzunluğunda 30-40 gram ağırlığındadır. Karın ve but bölgeleri açık yeşil, kanat ve arka yüzeyleri siyah- sarı çizgili ve desenlidir. Gagaları zeytin yeşili, iki parmaklı bacakları mavimsi gri renkli, kanatlarında yeşil-siyah uçuş tüyü ve koyu mavi kuyruğa sahiptirler.

Muhabbet Kuşlarının Türleri

Değişik renklere sahip olan muhabbet kuşlarının türlerinin belirlenmesinde renkler önemlidir. Her türün özellikleri birbirinden oldukça farklıdır. Muhabbet kuşlarının türlerinden bazıları şunlardır:

Açık Yeşil Muhabbet Kuşları: Türkiye’de en sık görülen muhabbet kuşlarından biridir. Karakteristik özelliği gövdelerinin açık yeşil ve başlarının sarı renkte olmasıdır. Kuyruk rengi genellikle koyu mavi ve ayakları gridir. Açık yeşil muhabbet kuşlarının boy uzunluğu 18 cm civarındadır. İyi bakıldığında 15 yıla kadar yaşarlar. En çok konuşan muhabbet kuşu türü olarak bilinir.

Albino Muhabbet Kuşları: Gözleri kırmızı renkte, gövdesi ve başı beyaz renkte olan Albino muhabbet kuşları diğer türler arasından hemen sivrilmektedir. Genetik bir hastalık olan albinizm pigment eksikliği yaptığı için bu türün kuşlarının tüyleri bembeyazdır. Hastalığa sahip olan bu türün kuşlarının iyi bakıma ihtiyaçları vardır. Hassas yapılarına ek olarak deri hastalıklarına karşı son derece savunmasız bir vücudu olan albino kuşları özel hayvanlardandır.

Gök Mavi Muhabbet Kuşları: Gövdesi gök mavisi ve kanatları gri renkte olan bu kuş türü sky blue olarak da tanınmaktadır. En çok beslenen evcil kuş listesinde yer alır. Sırtında ve kanatlarında siyah beyaz desenler vardır. Bazı kuşların başında siyah çizgiler mevcuttur. Boyları ortalama 18-19 cm olduğu bilinir. Konuşmaya yatkın bir türdür.

Gri Kanat Muhabbet Kuşları: Gövdesi koyu gri, yüzü beyaz ya da sarı renktedir. Yaşam süreleri 7 yıl kadardır. Diğer kuş türlerine bakıldığında daha agresiftir ve eğitilmeleri de zordur.

Lutino Muhabbet Kuşları: Yüz, gövde, kanatları sarı renktedir ve yanaklarında benekler vardır. Lutino muhabbet kuşlarının gagaları turuncu ve ayakları pembe renktedir. Tepelerinde bulunan tüyleri uzundur.

Show Jumbo Muhabbet Kuşları: Show Jumbo kuşları İngiliz ya da Hollanda muhabbet kuşu olarak da adlandırılır. Diğer türlerden ayıran özelliği tüylerinin çok olmasıdır. Deri hastalıklarına daha yatkın yapıları vardır. Boy uzunluğu 24 cm kadar olan muhabbet kuşunun gövdesi iridir. Göz çevreleri ve gagalarının etrafında yoğun şekilde tüy olduğundan dolayı alerji ve mantar gibi deri hastalıklarının tespit edilmesi zordur.

Pakistan Muhabbet Kuşları: Pakistan kuşları Patagonya muhabbet kuşları olarak da bilinir. Diğer türlere göre daha küçüktür. Türkiye’de bu tür kuşlar pek görülmez.

Çekoslovak Muhabbet Kuşları: İnce gövdeye sahip Çekoslovak muhabbet kuşunun kanat ve kuyruğundaki tüyler çok uzundur. Ülkemizde az görülen bu türün boynu uzun ve iridir.

Muhabbet Kuşları Nasıl Beslenir?

Tam tahıllı ve küçük parçalı besinler: arpa, kuskus, keten, horoz ibriği çiçeği, yulaf, buğday ve ekmek.

Yenilebilir çiçek grupları: hanımeli, çarkıfelek, gül, lale, menekşe, okaliptüs, karahindiba, karanfil, frenk soğanı, camgüzeli.

Yeşil otlar: yosun, tere, lahana, brokoli, karnabahar yaprağı, karalahana, hardal yaprağı, pazı, maydanoz, ıspanak.

Meyveler: üzüm, elma, mango, kavun, muz, kivi, şeftali, erik, armut.

Sebzeler: havuç, marul, kabak, tatlı patates, şalgam, balkabağı, bezelye, biber, domates, soğan.

Muhabbet Kuşunun Özellikleri

Muhabbet kuşlarının üçüncü bir göz kapağı bulunur. İki göz kapaklarını açma kapama için kullanırken üçüncü göz kapağı tozlardan, partiküllerden temizlemek için kullanırlar. Renkleri ile kendilerini kamufle ederler. Dört parmakları vardır ve zeki hayvanlardır. Kalp ritimleri çok yüksektir ve nefes alışverişleri de çok hızlıdır. Duyma frekans aralıkları oldukça geniştir. Sağlıklı üreme için sürekli kilo alırlar. Bu hayvanların kemiklerinin içlerinde hava kesesi bulunur. Monoklüler görüşe sahip olan muhabbet kuşları insanlardan yaklaşık olarak 9 kat daha fazla görseli görebildiklerini bilinir.

Muhabbet Kuşları yazısı ilk önce HYH üzerinde ortaya çıktı.

Konuşabilmesi ile meşhur olan papağanlar insanların çok yakın dostları olmayı başarmıştır. Ne kadar uzun cümleler kuramasa da bazı kelimeleri tekrar edebilmektedir. Papağan beslemek isteyen kişilerin özellikle besleme düzenlerine dikkat edilmesi gerekmektedir.

Papağanlar Ne Yer?

Beslenme şekilleri diğer kuşların yapılarından farklı olduğundan dolayı çok farklıdır. Evcil papağanlar yumurta türleri ve et türlerini yememektedirler. Ama doğada bulunan papağan aklınıza gelebilecek çoğu şeyi yemektedir. Sizlerde evinizde besleyeceğiniz dostlarınız için vitaminli yemlerden almanız ve ağaç kabuklarını da kafese koymanız sağlıklı bir hayat sürmesi için çok gereklidir. Vereceğiniz yemeklerin vitamin oranlarına da dikkat etmelisiniz. Eğer papağanınıza vereceğiniz yemeği haşlama yolu ile yapacaksanız dikkat etmeniz gereken bir şey vardır. O da buhar yolu ile haşlamaktır. Çünkü su yolu ile yapılan haşlama da vitaminler suyun için de kalmaktadırlar. Papağan beslerken dikkat edilmesi gereken bazı şeyler vardır.

Dikkat Edilmesi Gerekenler

Yemek düzenleri için belli başlı kurallar vardır. Bunlara dikkat etmeniz halinde yaşam kalitesi artacak ve sizinle daha uzun zaman geçirebilecektir.

1. Abur cubur yiyecekler vermeyin çünkü sindirim sistemlerini çökertir ve karaciğer iflası gerçekleşebilir.

2. Asitli ya da asitsiz fark etmeksizin verilmemelidir.

3. Hurma vermek isterseniz az bir şey verebilirsiniz. Fazlalığı zarar olacaktır ama dengeli verildiğinde vitamin açısından yararlıdır.

4. Taze sebze ve meyve verebilirsiniz. Dikkat etmeniz gereken diğer şey ise kurutulmuş olanları vermemeniz eğer verecekseniz ışıl işlem görmemiş ve şeker konulmamış olmalıdır.

5. Tereyağı ve tereyağı kullandığınız besinleri vermeyin. Zararlıdır.

6. Patates verebilirsiniz ama haşlanmış patates olmalıdır. Çiğ patates tehlikelidir.

7. Avokado, süt ürünleri, kafein içeren herhangi bir şey vermeyin çok tehlikelidir. Kalp iflasına bile yol açabilir.

Papağan beslerken biz insanlar gibi olmadığını unutmamalıyız. Lütfen onların da bir canlı olduğunu ve birçok besinin ölümlerine yol açabileceğini unutmayın.

Papağanlar Kaç Yıl Yaşar?

Türlerine göre değişiklik göstermektedirler. Bazıları çok küçük boyutlarda olduğu kadar bazıları ise bir kedi boyutunda olabilmektedir. Tabi ki türlerine göre yaşam alanları, yemekleri, bakımları gibi birçok faktöre dayalı olarak yaşam süreleri değişmektedir. Temel olarak 5 ile 80 yıl arasında türlere göre değişiklik göstermektedirler. Şimdi de en çok bilinen papağan türlerinin yaşam sürelerini sizlere aktaralım.

Afrika gri papağanı yaklaşık olarak 40 ve 60 yıl arasında yaşamaktadır. Amazon papağanı ise 25-75 yıl arasında değişiklik göstermektedirler. Papağan türleri arasında en uzun süreli yaşayanlar bu papağanlardır. Tabi ki doğada bulundukları süreçlerde çeşitli yırtıcılarla karşılaştığı için daha da kısa sürebilmektedir. Papağanların yaşamlarını belirleyen birçok faktör bulunduğundan dolayı kesin bir rakam verilememektedir. Herkesin evinde istediği muhabbet kuşları, sultan papağanı, cennet papağanı gibi türler 5-20 yıl arasında yaşamaktadırlar. Vereceğiniz yem, bakımları, yaşam kalitesi ve bulundukları alanlar olarak değişebilmektedirler.

310’ dan fazla papağan türü vardır ve kolayca kafes hayatına alışabilmektedirler. Fakat 30-40 yıl yaşayabilmektedirler.

Papağanlar Nasıl Ürer?

Papağanlar, yuvalarını ağaçlara ve kaya aralarına yaparlar. Fakat evcilleştirilmiş papağan için bu çokta geçerli değildir. Eşlerine bağlılık göstermektedirler. Ve iç döllenme yoluyla üremektedirler. Üreme organı bulunur. Bu üreme organına da kloak denilmektedir. Genellikle yılda 3-4 yumurta üretmektedirler. Türlere göre değişiklik gösterebilmektedir.

Papağanlar Nerede Yaşar?

Amerika, Asya, Amazonlar, Afrika ‘da ve tropikal ormanlarda yaşamaktadırlar. Türkiye’ de doğada yaşayan iki tür bulunmaktadır. Bunlar yeşil papağan ve İskender papağanıdır. Bu papağanlar kafeste yaşayanların haricinde bulunmaktadırlar.

İnsanların seslerini taklit edebilmesi, güzel kanatları olması ve eğlenceli davranışları ile insanlar tarafından doğal yaşam alanlarından alınmakta ve avlanmaktadırlar. Birçok papağan türünün nesli tükenmiştir. Ve birçok papağan türü de koruma altına alınmıştır.

Evde beslenen papağanların oluşturacağı bir hastalık vardır ve bu hastalık insanlar için tehlikeli olmaktadırlar. “psittakozu” yani papağan hastalığı olarak bilinmektedir. Bu hastalığa genellikle evlerde beslenen papağanlarda rastlanmaktadır. Kuşlar için ölümcül bir hastalıktır. Bu hastalığa yakalanan kuşların %50’ si ölmektedir. İnsanlara da geçmektedirler. Hastalığa bulaşan kuşa temas edildiğinde bulaşabildiği kanıtlanmıştır. O yüzden kuşunuz da farklı haller ve tuvalet değişikliği fark ederseniz en yakın zamanda veterinere götürmelisiniz. Hem sizin sağlığınız hem de kuşunuzun sağlığı için çok önemlidir. Papağan almak isteyen kişilerin bu faktörlere dikkat etmesi gerekmektedir. Papağanlar hakkında merak ettiklerinizi cevapladık

Papağanlar yazısı ilk önce HYH üzerinde ortaya çıktı.

Araştırmalar sonucu elde edilen bilgilere göre şahinlerin 60’dan fazla türü olduğu ortaya çıkmaktadır. Yırtıcı kuşlardan farklı bir özelliğe sahip olarak pençeleri ile birlikte avlarını öldüren şahinlerin dişleri ile birlikte de avlarını parçaladıkları görülmektedir. Günlük yaşam aktivitelerine sahip olarak akbaba türlerinden de ayrılan şahinlerin genel itibari ile içi boş olan ağaçların içerisinde yuva yaptıkları belirtilmektedir. Buna ek olarak sizler de şahinler hakkında daha fazla bilgiye ulaşmak istiyorsanız, bu yazımız içerisinde tüm bilgileri bulabilirsiniz.

Şahinler ve Özellikleri

Genel itibari ve özellikleri işe şahinlerin özellikleri arasında ilk sayılabilecek durum orta ve küçük boylara sahip canlılar oldukları şeklinde karşımıza çıkmaktadır. Buna ek olarak ortalama kilolarının 40 gram ila 1.5 kilo arasında değişiklik gösterdiği belirtilmektedir. Aynı zamanda şahinleri şahin yapan özelliklerinin ise sahip oldukları gagaları ve pençe biçimlerinin olduğu göze çarpmaktadır.

Şahinlerinin özelliklerinin arasında ikinci sırada sıralanabilecek özelliğin ise oldukça güçlü canlılar oldukları ve inanılmaz hızlı oldukları sayılabilmektedir. Buna ek olarak şahinlerin genel olarak dar ve sivri bir ucu olan kanatlarının olduğu belirtilmektedir. Sahip oldukları bu kanat özellikleri ile şahinlerin avlarını yüksek hıza sahipken avlamasına ve onları dalış ile kovalama için etkin bir kuş özelliği yaratmasına olanak tanımaktadır. Ormanlık alanlar içerisinde yaşamakta olan bazı şahin türlerinin sahip oldukları bu kanat özelliklerinin ise nadir olarak bitkiler arasındaki uçuşlarını kolaylaştırdığı belirtilmektedir.

Şahinlerin Türleri

Aynı akbabalarda olduğu gibi şahinlerin türlerinin de bölgeden bölgeye değişiklik gösterebildiği görülmektedir. Söz konusu şahin türlerinin ise Bayağı şahin, Kızık kuyruklu şahin, Paçalı şahin, Kır şahini, Kızıl omza sahip şahin ve Pas şahini olarak temelde 6 grupta incelenebildiği karşımıza çıkmaktadır.

Yine aynı şekilde farklı bölgelerin farklı beslenme şekillerini de doğurabildiği görülmektedir. Genel anlamda oldukça uzun ömürlü olarak bilinen şahinlerin oldukça da iyi bir avcı oldukları görülmektedir. Bazı bölgeler içerisinde insan yavrularını bile kaçırdıkları belirtilmektedir. Sahip oldukları güçlü ve kavrama yeteneğine sahip olan pençeleri ile birlikte şahinlerin avlarını oldukça kolay bir şekilde uzak mesafelere de taşıyabildiği belirtilmektedir.

Şahinlerde Beslenme Düzeni ve Avlanma Biçimi

Diğer tüm yırtıcı kuşlarda olduğu gibi şahinlerde beslenme ve avlanmanın oldukça uzak mesafeden avını göze koymak şeklinde olduğu karşımıza çıkmaktadır. Söz konusu bu canlılar avlarını oldukça uzak mesafelerden görebilme yeteneğine sahiptir. Oldukça hızlı bir şekilde uçabildikleri ve manevralarının da iyi olması ile birlikte şahinlerin avlarını kolay bir şekilde yakalayabildikleri belirtilmektedir.

Söz konusu uzak mesafeler kilometrelerce uzaklar şeklinde tabir edilebilmektedir. Buna göre bakıldığında doğada savunmasız ve şahinlerden daha güçsüz olan hayvanların maalesef ki hayatta kalma olasılıkları oldukça düşük olarak karşımıza çıkmaktadır. Bunun yanı sıra şahinlerin genel itibari ile fare ya da onun gibi hayvanlar ile beslendiği de karşımıza çıkmaktadır.

Şahinlerde Çoğalma ve Üreme Düzeni

Aslında bakıldığında şahinlerde üreme ve çoğalmanın aynı diğer kuşlarda olduğu gibi işlediği karşımıza çıkmaktadır. Şahinler de yumurtlayarak üremektedir. Genel olarak tek eşli canlılar olarak bilinen şahinlerin, bir yuvaya ihtiyacının olmadığına da değinilmektedir.

Erkek şahinlere göre dişi şahinlerin daha atik canlılar oldukları araştırmalar sonucu ortaya çıkartılmıştır. Buna göre bakıldığında dişi şahinlerin erkek şahinlere göre daha iyi avcılar oldukları belirtilmektedir. Aile içerisinde oldukça iyi avcı olarak bilinen dişi şahinin yuvaya yavrularına besin getirdiği bilinmektedir.

Yumurtadan çıkan ve uçabilecek durumda olan yavruların ise kendi kendilerine avlanabildikleri görülmektedir. Buna ek olarak yumurtaların hemen hemen kırk beş gün civarında kuluçka içerisinde kaldıkları belirtilmektedir. Genel itibari ile bir yuva ihtiyacı hissetmeyen şahinlerin gerek gördükleri takdirde oldukça yüksek ağaçlara yuva yaptıkları belirtilmektedir. Herkesin bildiği gibi yılanların kuş yumurtalarına ilgisi oldukça büyüktür. Şahinler de yuvalarını yılanlardan korumak için çabalamaktadır.

Şahinlerde Yaşam Süresi

Diğer kuşlardan daha uzun ömürlü oldukları bilinen şahinlerin ömrünün genel olarak 25 yıla kadar dayandığı belirtilmektedir. Aslında bakıldığında doğanın kanunu şahinler için de geçerli olmaktadır. Ne kadar iyi beslenirlerse ömürlerinin uzaması da ona göre paralel bir şekilde işleyiş göstermektedir. Bu neden ile bu canlıların ortalama yaşam süresinin beslenme şekline göre değişiklik gösterebildiği karşımıza çıkmaktadır.

Şahinler yazısı ilk önce HYH üzerinde ortaya çıktı.

Aslında bakıldığında kartallar Accipitridae ailesi içerisinde yer alan bir tür olarak karşımıza çıkmaktadır. Sahip oldukları boyutları ve gelişmiş duygu yapılarının yanı sıra diğer birçok özellikleri hayvanlar alemi içerisinde oldukça benzersiz canlılar olarak görüldüğü bilinmektedir. Buna göre bakıldığında sizler de bu yazımız içerisinde kartallar hakkında detaylı bilgilere erişebilir, bu yırtıcı kuşlar hakkında daha fazla bilgi sahibi olabilirsiniz.

Kartallar ve Özellikleri

Kartallar ve özellikleri kartallar hakkında yapılan araştırmaların başında yer almaktadır. buna göre bakıldığında söz konusu canlıların ilk özellikleri arasında en bilinenin keskin görüş açısına sahip oldukları sayılabilmektedir. Buna ek olarak keskin görüş açıları onları benzersiz bir avcı pozisyonuna da soktuğu bilinmektedir.

Oldukça yukarıdan uçabilen canlıların keskin görüş açıları ile birlikte avlarını rahat bir şekilde görebildikleri de bilinmektedir. Benzersiz görüş açılarının yanı sıra uçuş sırasında keskin manevralar da yapabildiği ve bu manevralar ile birlikte avlarını kolay bir şekilde kovalayıp yakalayabildiği karşımıza çıkmaktadır. İşte bu gibi özellikler kartalları kartal yapan en önemli özellikler arasında sayılabilmektedir.

Buna ek olarak denilebilir ki kartalların sahip oldukları göz yapısının kafasının hemen hemen yüzde on beşine tekabül ettiği ve bu oran ile birlikte bakıldığında oldukça iri gözlere sahip oldukları belirtilmektedir. Bu özelliği kartalları keskin görüşlü canlılar arasına koyan özelliklerden olarak görülmektedir.

Kartallar ve Türleri

Aslında bakıldığında geçmiş dönemlerden beri kartallar hakkında birtakım bilgiler yer almaktadır. buna göre bakıldığında kartalların farklı bölgelere göre çeşitlilik gösterebildiği de karşımıza çıkmaktadır.

Söz konusu kartal türlerinden en bilindik olanlarının isimleri Kel kartal, Kaya kartalı, Filipin Kartalı, Kara çaylak kartalı ve Harpia kartalı olarak sıralanabilmektedir. Farklı özelliklere sahip olan söz konusu bu kartalların farklı bölgeler içerisinde yaşamlarına devam etmelerinden dolayı da beslenme şekillerinin de değişiklik gösterdiği karşımıza çıkmaktadır. Yani başka bir deyiş ile söz konusu bu kartallar farklı bölgeler içerisinde yaşamlarına devam ettikleri için farklı yaşam koşullarında yaşamaktadır.

Kartallarda Beslenme Şekilleri ve Avlanma

Aslında bakıldığında kartallarda beslenme şekilleri ve avlama biçimleri çeşitlilik gösterebilmektedir. Genel bir tabir ile bakıldığında söz konusu kartalların leş yiyici olduğu bilinmektedir. Buna ek olarak farklı hayvan türleri ile de beslenebildiği karşımıza çıkmaktadır.

Söz konusu değişik ve çeşitli hayvanlara örnek olarak yılan türleri ve fare türleri örnek olarak verilebilmektedir. Oldukça hızlı hareket etmeleri onları avlarını daha kolay bir şekilde yakalamasına olanak sağlamaktadır. Buna ek olarak da kartalların yaşam alanlarını oldukça yüksek bölgelere inşa ettiği de belirtilmektedir.

Kartallarda Çoğalma ve Üreme

Kartallarda çoğalma ve üreme aslında bakıldığında diğer kuşlarda olduğu gibi aynı şekilde ilerleyiş göstermektedir. Buna göre bakıldığında söz konusu canlıların yumurtlayarak ürediği görülmektedir. Söz konusu canlıların yumurtalarının yılanların en sevdiği besinlerden olduğu da karşımıza çıkmaktadır. Bu neden ile bir kartal yumurtladığı takdirde elinden gelen her türlü korumayı yuvası için göstermektedir.

Kartallarda çiftleşme konusuna göre bakıldığında ise söz konusu çiftleşme için dişi kartalın erkek kartalı seçmesi durumunun olduğu karşımıza çıkmaktadır. Buna ek olarak söz konusu canlıların genel itibari ile tek eşli canlılar oldukları da görülmektedir. Yumurtadan çıkan kartalların uçmayı öğrendiği andan itibaren kendi başına yaşamını sürdürdüğü ve kendi balına ava çıkabildiği de belirtilmektedir.

Kartallarda Yaşam Süresi

Kartallar hakkında yapılan bir diğer araştırma konusu ise kartallarda yaşam süresinin ne kadar olduğu üzerinedir. Buna göre bakıldığında söz konusu bu yaşam süresinin kartal türlerine göre çeşitlilik gösterdiği karşımıza çıkmaktadır.

Örneğin Kel kartalın hemen hemen yirmi yıl kadar yaşayabildiği ve bunun yanı sıra Taçlı kartalların yaklaşık on iki yıl kadar yaşayabildiği belirtilmektedir. Hayatlarının büyük bir bölümünü avlanma üzerine geçiren kartalların sağlıklı bir yaşam sürmeleri için oldukça çaba harcadıkları belirtilmektedir.

Aslında bakıldığında söz konusu bu çabanın kartalların yaşam süresini de oldukça etkilediği araştırmalar sonucu ortaya çıkarılmaktadır. Buna ek olarak yuvalarını oldukça yüksek bölgelere inşa eden söz konusu bu canlıların, genel itibari ile bir yaşam tehdidi altında olmadığı ve bu neden ile bir ölüm riskini taşımadıkları belirtilmektedir. Aslında bakıldığında bu durum da kartalların yaşam süresini etkileyen durumdur.

Kartallar yazısı ilk önce HYH üzerinde ortaya çıktı.

Herkesin bildiği gibi akbabalar yırtıcı kuşlar arasında yer alan bir kuş türü olarak karşımıza çıkmaktadır. Akbabanın taksonomik ismine göre bakıldığında Gyps Fulvus olduğu belirtilmektedir. Diğer yırtıcı kuşlardan farklı olarak beslenme şekillerinin çoğunu leş yemek oluşturan akbabaların, bir diğer bilindik isminin leş yiyici olduğu karşımıza çıkmaktadır. Bazı durumlar da taze et ile beslenen söz konusu akbabalar hakkında bilinen tüm bilgiler aşağıdaki yazımız içerisinde yer almaktadır.

Akbabaların Özellikleri

Akbabaların bilinen özelliklerine göre bakıldığında söz konusu canlıların üreme göçmeni olduğu karşımıza çıkmaktadır. buna ek olarak söz konusu canlıların yaşam alanının kurak alanlar ya da çöller olduğu belirtilmektedir. Dışarıdan genel itibari ile yılın nisan ila mayıs aylarında gözlenebilen söz konusu bu canlıların kayalık alanlar, kaya oyukları ya da küçük mağaralar içerisinde yaşamlarını sürdüğü bilinmektedir. Buna ek olarak bu canlıların yuvalarını kuru dal benzeri maddeler ile oluşturduğu görülmektedir.

Akbabalar hakkında bilinen bir diğer özellik ise sahip oldukları küçük boyutları olarak görülmektedir. Genel itibari ile hemen hemen 60 santimetre kadar uzun olabilen bu canlıların ortalama kilolarının da 1.5 olduğu karşımıza çıkmaktadır. bu özellikleri ile akbabalar diğer yırtıcı kuşlardan oldukça farklı bir özellik sergileyerek ayrılmaktadır.

Gagalarının oldukça sivri ve buna ek olarak kıvrık olduğu görülen söz konusu akbabaların kafa kısımlarında üstte kalan bölgenin de kel olduğu karşımıza çıkmaktadır. Pençelerinin sahip olduğu özelliğin yassı olduğu belirtilmektedir. Buna ek olarak oldukça fazla güce sahip olan bacaklarının olduğu ve bu bacakları sayesinde avlarını kolay bir şekilde hareket ettirebildiği görülmektedir.

Çoğu zaman halk arasında leş yiyici kuş olarak da bilinen akbabaların bazı durumlarda çiftlik hayvanları ile de beslendiği göze çarpmaktadır. Bu durumda bakıldığında akbabaların taze et yiyici hayvanlar olduğu da belirtilebilmektedir.

Sahip oldukları tüy yapısının yukarıda da belirtildiği üzere fazla gür olmadığı bilinmektedir. Buna ek olarak sıcak mevsimler içerisinde kafasının üst bölgesinde tüy çıkabildiği görülmektedir. Söz konusu sık tüy yapısına sahip olmama özelliğinin ise sıcak ve kurak bölgelerde yaşamasından dolayı adapte olunmuş bir özellik olduğu şeklinde belirtilmektedir.

Gri ila kahverengi tüylere sahip olan bu canlılar içerisinde seksüel dimorfizmin olduğu karşımıza çıkmaktadır. Yani başka bir deyiş ile erkek akbabaların dişi akbabalardan biraz da iri olduğu belirtilmektedir.

Akbabalar ve Yaşam Alanları

Akbabaların yaşam alanlarına göre bakıldığında ise genel itibari ile Orta ve Güney Afrika olduğu ve buna ek olarak Avrupa, Hindistan ya da Akdeniz kıyıları üzerinde de yaşamlarını sürdürdüğü görülmektedir. Buna ek olarak kış mevsimi geldiği zaman söz konusu bu canlıların Afrika’ya göç ettiği belirtilmektedir.

Genel itibari ile çift şeklinde yaşamlarına devam eden söz konusu akbabaların aynı zamanda oldukça sosyal kuşlar oldukları da karşımıza çıkmaktadır. Avlanmak için olmasa bile kolay bir şekilde sürü halinde dolanabilmektedir.

Akbabalar ve Türleri

Aslında bakıldığında akbabaların türlerinin temel olarak yedi grup halinde sıralanabildiği karşımıza çıkmaktadır. Söz konusu bu akbaba türlerinin ise Karga akbabası, Mısır akbabası, Kızıl akbaba, Sakallı akbaba, Hindi akbabası, Kral akbaba ve Kara akbaba olduğu bilinmektedir.

Akbabalarda Beslenme Şekilleri ve Avlanma

Buna ek olarak akbabalarda beslenme şekillerinin de bir diğer merak edilen konulardan olduğu belirtilmektedir. Buna göre bakıldığında akbabalar, yukarıda da değinildiği gibi leş yiyici kuş olarak bilinmektedir.

Akbabalarda avlanma konusuna göre bakıldığında ise bu canlıların çoğu zaman avlanmadığı belirtilmektedir. Bunun yanı sıra avlanma durumlarında ise küçük memeli canlıları avladığı ve sahip oldukları pençe yapıları ile birlikte avlarını kolay bir şekilde taşıyabildikleri belirtilmektedir.

Akbabalarda Çoğalma ve Üreme

Akbabalarda üreme konusuna göre bakıldığında söz konusu canlılarda üremenin genel itibari ile yaz dönemi içerisinde gerçekleştiği belirtilmektedir. Buna ek olarak akbabaların tek eşli canlılar oldukları görülmektedir. Ömürleri boyunca seçmiş oldukları eşleri ile birlikte üreme gerçekleştirmektedir. Buna ek olarak dişi akbabaların bir çiftleşmeden sonra en fazla dört adet yumurtlayabildiği söylenmektedir. Yaklaşık olarak kırk beş gün içinde yumurtalar olgunlaşmakta ve çatlamaktadır. Yavruların hemen hemen otuz gün kadar anne ve babaları tarafından beslendiği belirtilmek ile birlikte, otuzdan sonra yavrularda tüylenme görülmektedir.

Akbabalar yazısı ilk önce HYH üzerinde ortaya çıktı.