Maymunlar, ekoloji içerisinde “Primatlar” denen takımda yer almaktadır. Ayrıca maymunlar, Primatlar takımının belirli başlı simiyenlerini kapsar. Günümüzde yaşam alanları içerisinde birden fazla maymun türü bulunduğunu biliyoruz. Bu türlerin en eski olanı “Eski Dünya Maymunları” yani bir diğer adıyla “Cercopithecidae” olarak karşımıza çıkar.

Maymunların oldukça zeki ve bir o kadar sosyal hayvanlar olduğu gerçeği söz konusudur. Yaşam alanlarının ormanlar olmasından dolayı adaptasyonları yüksek alanlarla kolayca tırmanacak şekilde gerçekleşmiştir. İki maymun türünün haricinde çoğu maymunun, küçük bir kuyruğu bulunmaktadır. Fakat “Berberi Şebeği” ve “İnsansılar” türlerine baktığımız zaman herhangi bir kuyruk göremememiz oldukça normaldir.

Maymunların Yapıları

Maymunların yapıları uzun bir tablodan gelmektedir. Milyon yıllar öncesine dayandığını bildiğimiz bu tür, insanlarla en çok gen dizilimi benzerliğine sahip olan canlılardan biridir. Yapıları gereceğince ormanlık alanlarda yaşayıp türlerinin devamlılığını sağlamaktadırlar. Uzun kollara ve bacaklara sahip olmalarından dolayı ağaçlara tırmanmakta ve ağaçlarda gezinmekte usta olmuşlardır.

Eski Dünya Maymunlarıyla başlamış oldukları bu yolculukta uzun bir soyağacı eşlik etmiştir. Çoğunda küçük bile olsa bir kuyruk yapısı olmaktadır. Yerine göre bu kuyruklarını, tırmanmak için kullandıkları gibi farklı amaçlarla da kullanabilirler. Genetiklerine baktığımızdaysa, insanlarla benzerlik oranlarının %98.77’ye dayandığını görüyoruz. Konunun bu alanı bilimsel bir gerçek olmaktadır. Milyonlarca farklı nükletotinin arasında bulunan benzerlik ve farklılıklarla beraber ölçümler yapılmıştır.

Maymunların Yaşamları

Maymunların birden çok yaşam alanına sahiptir. Sahip oldukları yaşam alanları içerisindeyse iki farklı gruba ayrılmaktadırlar. Bu türler Yeni Dünya Maymunları ve Eski Dünya Maymunları olarak şekillenmektedir. Yeni Dünya Maymunları yaşamlarına Güney Amerika kısmında devam etmektedir. Eski Dünya Maymunları ise yaşamlarına Afrika ve Asya alanları içerisinde devam ederler. Yeni Dünya Maymunları yapıları gereğince Eski Dünya Maymunlarından biraz daha küçük olarak karşımıza geçmektedir.

Maymunların kolları ve bacakları oldukça uzundur. Kollarının ve bacaklarının uzun olmasının en büyük sebebiyse ağaçların üzerinde daha rahat hareket edebilmeleridir. Bunun yanı sıra, bazı maymunlar bu işlevi kuyruklarından yardım alarak yapmayı tercih edebilirler. Maymunlar için adeta ormanın haşin şartları içerisinde yaşam alanına 4 kolla sarılmışlar diyebiliriz.

Maymun Türleri

Dünyanın farklı noktalarında yaşamlarını sürdüren maymun türleri bulunur. Her tür kendi özellikleri bakımından diğerlerinden ayrılıyor olmakla beraber, oldukça farklı özelliklere sahip olabilirler. Hem boyutları açısından hem de beslenme ve sosyal alışkanlıkları açısından türler arasında değişimler görülür. Çok çeşitli maymun türü bulunur.

• Uzun Burunlu Maymun
• Bamboo Maymun
• Cüce İpek Maymun
• Mandril
• Hint Şebeği
• Sarı Babun
• Dril Maymun
• Aslan Kuyruklu Şebek
• Beyaz Yüzlü Saki
• Japon Şebeği
• Kara Sırtlı Tamarin
• Kara Başlı Örümcek Maymun
• Makak Maymunu

en bilinen türler arasında yer alırlar.

Maymunlarda Avlanma ve Beslenme

Maymunlarda türlerine göre değişen alışkanlıklar avlanmak ve beslenmede de geçerli olur. Maymunlarda beslenme kimi türlerde; yaprak, meyve, çiçek ve böcek tüketimi ile gerçekleştirildiği gibi, bazı türlerde ise; sürüngen, yengeç gibi canlıların yenilmesiyle gerçekleştirilir. Hem otçul hem de etçil olarak değerlendirilebilirler. Maymunlarda avlanma, etçil özellik gösteren türlerde güçlü eller yardımıyla gerçekleştirilir.

Maymunlarda Üreme ve Çiftleşme

Maymunlarda üreme, insandaki üreme ile yüksek derecede benzerlik gösterir. Öncelikli olarak eş seçimi yapılır. İnsanda olduğundan farklı olarak çok eşliliğin görülebilmesi olasılığı bulunur. Maymunlarda çiftleşme 10 dakika süre ile gerçekleştiği gibi farklı pozisyonlarda görülebilir. Erkek ve dişi maymun arasındaki ilişkiye bağlı olarak tamamen değişkenlik gösterebilir. Yakın ilişki yaşanması durumunda defalarca çiftleşme gerçekleştirebilirler. Dişiler bir yavru doğurarak bakımını üstlenir. Farklı dönemlerde iki yavrunun olduğu da görülebilir. Hamilelik dönemi 220-250 gün arasındadır.

Maymun Ömrü

Maymun ömrü 15 yıl ila 45 yıl arasında değişkenlik gösterir.

Maymunlar Hakkında İlginç Bilgiler

Maymunlar hakkında ilginç bilgiler, maymunları daha yakından tanıyabilmeye olanak sağlar.

• Maymunlarda eşcinsel ilişki görülebilir.
• İnsanlarla aynı kromozom sayısına sahiptirler.
• Maymunlar, kendi türleri haricinde olan insan ırkından çocuk yetiştirmişlerdir.
• İşaret dili öğrenebilirler.
• Sosyal hiyerarşi vardır.

Maymunlar yazısı ilk önce HYH üzerinde ortaya çıktı.

Kediler (Felis catus) etobur memelilerdir. İnsanlar kedileri evcilleştirip kendilerine bir nevi arkadaş yapmışlardır. Ayrıca kedilerin haşarat avlamadaki yeteneklerinden de faydalanılmaktadır. Kediler yüksek esnekliğe ve hızlı reflekslere sahiptirler. Yüksek hassasiyete sahip kulakları ile insanların algılayamadıkları bazı sesleri rahatlıkla duyabilirler. Sıfır görüş denilecek kadar karanlık ortamlarda görebilirler ve güçlü koku alma yeteneğine sahiptirler.

Kediler hakkında yapılan araştırmaların hemen hepsi kedilerin türü hakkında farklı açıklamalar yapmaktadır. Kedilerin 70’ten fazla türü olduğu tahmin edilmektedir. Kediler sürü veya gruplar halinde avlanmazlar fakat sosyal canlılardır. Kedilerin ilk evcilleştirilmesi Antik Mısır dönemine uzanmaktadır. Tahminlere göre antik mısırlılar kedilerin tahılları korumadaki başarısını görünce bunu amaçları doğrultusunda kullanmak istedi.

Kedilerin Yapısı

Kediler 38 kromozoma sahiptir. İnsanlarda olduğu gibi kedilerde de doğuştan gelen metabolizma bozuklukları görülmektedir. Kediler yapısal olarak birbirinden farklı özellikler gösterebilmektedir. Kedilerde yedi boyun omuru bulunur. Kediler kafalarının geçtikleri hemen her yerden geçebilirler. Bu olay klavikula denilen kemikleri sayesinde gerçekleşmektedir. Kediler kafatasına oranla büyük gözlere sahip memeli canlılardır.

Kediler köpek dişi adı verilen dişlere sahiptirler ve bunu avlarının omuriliğini parçalamak için kullanırlar. Kedileri ayak yapısı incelendiğinde geriye adım için uygun olmadıkları görülmüştür. Geri adım atabilirler fakat sürdüremezler. Ortalama kedilerin ömrü 15 yıldır fakat bu sokak kedilerinde daha kısadır. İyi bakımlı ev kedilerinde ise bu süre 20 yıldan fazladır. Beyin yapıları incelendiğinde ortalama 30 gram olduğu ve vücuduna oranla çok büyük olduğu gözlemlenmiştir. Kedilerin 5 pençesi önde 4 pençesi arkadadır. Kediler köpeklerde olduğu gibi parmak ucunda gezen memeliler sınıfındadır.

Kedilerin Yaşamı

Sokak kedileri hem gece hem gündüz aktiftir. Normal olarak ise bir kedi daha çok gece aktiftir. Kediler yüksek uyuma saatleri ile bilinirler. Özellikle yaşlanan kediler günün 16 saatini uyuyarak geçirebilir. Kediler sürü mantığı ile hareket etmezler. Daima yalnız avlanmayı tercih ederler. Kediler insanlara veya diğer hayvanlara yüksek sevgi ile bağlanabilirler. Kediler hoşnut oldukları bir şey karşısında mırıldanarak tepki verirler. Bu seslerin anatomik bir sebebi yoktur. Kedilerin normal kabul edilen vücut sıcaklığı 38.6 °C’dir.

Kediler yazısı ilk önce HYH üzerinde ortaya çıktı.

Ayılar Ursidae familyasına ait, çoğunlukla etçil memelilerdir. Köpeğimsi canlılar olarak sınıflandırılırlar. Bilinen 8 ayı türü vardır. Kuzey yarımkürede ve kısmen Güney yarım kürede çok çeşitli habitatlarda görülürler. Günümüz ayılarının hemen hemen hepsinde kısa bacak, iri gövde, kısa kuyruk ve yuvarlak kulaklar görülür. Ayıların tamamı etçil değildir. Kutup ayısı etobur olarak bilinirken dev panda sadece bambu ile beslenmektedir. Geriye kalan ayı türleri etçildir. Ayılar yaşamının büyük bir bölümünü yalnız yaşayarak geçirmektedir. Bazı ayılar gündüz bazıları ise geceleri daha aktiftir. Ayılar hakkında pek bilinmeyen bir başka özellik ise çok güçlü koku alma duyusuna sahip olmalarıdır. Yavaş yavaş ve ağır hareket etmeleri yavaş oldukları algısı yaratabilir. Fakat ayılar çok iyi koşuculardır. Yüzme konusunda da çok kabiliyetlidirler.

Bilinen ayı çeşitleri şu şekildedir

* Kutup ayısı

* Büyük panda

* Malaya ayısı

* Boz ayı

* Tembel ayı

* Asya ayısı

Ayıların Yapıları

Ayılar iri gövdeli kısa bacaklı hayvanlardır. Erkek ayılar dişilerine göre daha iri olurlar. Erkek bir alaska boz ayısı 800 Kg’a kadar çıkabilir. Bu ağırlıklarına rağmen çok iyi birer yüzücü ve koşucudurlar. İnsanlar gibi bütün ayak tabanını yere değdirerek yürümektedirler. Her bir ayağında 5 parmak bulunmaktadır ve bu parmakların uç kısmında içeriye çekilemeyen tırnaklar mevcuttur. Bazı ayı türlerinde (Tembel ayı) bu pençeler çok gelişmiş olduğundan kazma konusunda da çok başarılıdır.

Ayıların genel olarak kuyrukları kısadır. Tüylerinin rengi genelde tek renktir. Bu renkler daha çok kahverengi, siyah ve beyaz olarak karşımıza çıkar. Ayıların neredeyse bütün türleri balı çok sever. Yalnız yaşayan bu hayvanlar tehdit edildiğini düşündüğünde inanılmaz birer yırtıcıya dönüşür. Güçlü çeneleri, pençeleri ve dayanıklı postları ile baş edilmesi son derece güç hayvanlardır.

Ayıların Yaşamı

Ayılar genellikle yalnız yaşayan canlılardır. Ormanların derinliklerinde, büyük ağaçların oyuklarında ve mağaralarda yaşarlar. Ayılar kış mevsimi öncesinde bol bol avlanarak enerji depolarlar. Kışın gelmesiyle düzensiz bir biçimde uyurlar. Bu davranış kış uykusu olarak bilinir. Ayılar çok güçlü ve dayanıklı hayvanlardır. Günümüze ulaşan toplamda 8 türü vardır. İnsanlar tarafından birçok türü sadece postu için avlanmaktadır. Doğal ortamındaki bir ayı 15-30 yıl arasında yaşar. İnsanlar tarafından yetiştirilen ayıların ise daha uzun yaşadığı görülmüştür.

Ayılar Ne Yer, Ayıların Beslenme Hayatı, Ayıların Sevdiği Şeyler

Ayılar vahşi doğanın en belirgin ve kuvvetli canlılarından birisi olmaktadır. Yaşamlarını ormanlık alanlarda genellikle sürdürür ve devam ettirirler. Ayı türler olarak kutuplarda yaşayanlarda var kutup ayıları olarak bilinir ve soğuktan etkilenmezler. Genellikle besin ihtiyaçları olarak balık, et, ot, bal, armut yedikleri gözlenmiştir. Dere kenarında ve sulak bölgelerde balık avcılıkları ile ünlü olurken ormanlık kesimlerde avcılık iç güdüleri devreye girer.

Ayıların beslenmesinde yaşadıkları bölge ve iklim etkin olmaktadır. Vahşi doğada bulunan canlıları avlayarak ihtiyaçlarını karşılar yaşamlarını devam ettirirler. Su yataklarının bulunduğu yerlerde sıklıkla beslenirler. Yaşamlarını ormanlık alanlarda ağaç oyukları ve mağaralarda sürdürürler. Çukurlar içerisinde yaşar kıştan önce bol şekilde beslenerek kış uykusuna yatmak için hazırlanırlar. Uzun bir uyku olur postunun altına yağ depolarlar bu sayede uzun bir süre yemek yemeden yaşayabilirler.

Ayılar Neden Kış Uykusuna Yatar

Soğuk havada yaşayabilmek için hayvanların daha çok enerjiye ihtiyaç duymalarına rağmen karlı kış günlerinde yiyecek bulma imkanı azalır. Kış uykusu bu zor mevsimde hayvanın enerji ihtiyacını azaltır, enerji tasarrufu sağlar. Kış uykusu bildiğimiz şekilde uyumak değildir. Buna bilim dilinde ‘hibernasyon’ diyorlar. Vücut ısısının ortam sıcaklığına düştüğü bu durumu birçok balık türünde, kurbağalarda, sürüngenlerde, kuşlarda ve memelilerde görebiliyoruz.

Hakiki anlamda kış uykusuna yatan bir hayvanı (hibernatör) gördüğünüzde, ölmüş olduğunu sanabilirsiniz. Vücut ısıları sıfır dereceye kadar düşebilir. Bir dakika içinde sadece birkaç kez nefes alırlar, kalp atış hızı o kadar düşüktür ki, hissedilmez bile. Havalar ısındığında ise vücudun normal düzene geçmesi sadece birkaç saat alır. Kış uykusuna yatan hayvanlar, uyku süresince kendi vücutlarındaki yağı tükettikleri gibi ara ara uyanarak bulundukları yere yazdan stok ettikleri yiyeceği yiyenler de vardır.

Ayılar yazısı ilk önce HYH üzerinde ortaya çıktı.

Köpek yani Canis Lupus Familiaris, Köpekgiller ailesine ait bir memeli türüdür. Bilinen 400’den fazla ırkı vardır. Köpekler etçil memelilerdir. Bozkurt’un alt türü olarak bilinen köpek aynı zamanda tilki ve çakal gibi memelilerle de akrabadır. Köpekler dünya üzerinde her bölgeye yayılmış ve en fazla evcilleştirilmiş hayvanlar olarak bilinir. Bir diğer evcil hayvan olarak tercih edilen canlılar ise kedilerdir. 2001 verilerine bakacak olursak dünya üzerinde 420 milyondan fazla köpek yaşadığı tahmin edilmektedir.

İlk evcilleştirilen köpekler günümüzden 12.000 yıl önce yaşamışlardır. Bu zaman boyunca insanların dostu, av yardımcısı ve koruyucusu olarak yanında yer almıştır. Zaman ve koşullar değiştikçe köpeklerin insanlara olan faydaları da değişiklik göstermeye başladı. İlk evcil köpekler çobanlık yapamayan görece daha ilkel köpeklerdi. Zamanla yapay seçilim sayesinde köpekler bu gibi yetenekleri de kazanmıştır. Günümüzde köpekler engelli insanlara yardım etmek, koku hassasiyeti nedeniyle polis köpekliği yapmak ve arama görevlerinde bulunmak gibi birçok alanda bize yardımcı olmaktadır.

Köpeklerin Yapısı

Yeryüzünde yüzlerce köpek cinsi vardır. Bu köpek ırklarının hepsinin de farklı renk ve yapıları vardır. Düşünüldüğünde bir kangal köpeği ile bir çivavanın tür bakımından aynı sınıfta olması oldukça şaşılasıdır. Köpekler genel olarak 78 kromozoma sahiptir. Biz insanlarda olduğu gibi köpeklerde de kromozomların yarısı anneden yarısı babadan gelir. Köpeklerin vücudundaki kemik sayısı 319’dur. Vücut yapıları dengeli şekildedir. Köpekler birçok memeliden farklı olarak parmakları üzerinde ilerlemektedir. İnsanlarda görülen köprücük kemiği köpeklerde yoktur. Dişi köpeklerde genel olarak çift sayıda meme ucu bulunur. Bu memelerde bulunan bezler ile yavrular emzirilmektedir. Köpekler öncelikle 28 toplam diş sayısına sahiptir. Köpek yaşı ilerledikçe bu sayı 42 olarak değişir.

Köpeklerin Yaşamı

Köpeklerin ortalama yaşam süresi 13 ila 19 sene olarak bilinir. Bu yaşam süresi farklı ırklara göre değişkenlik gösterebilmektedir. Günümüz dünyasında gelişen teknoloji ve tıp sayesinde özellikle evcil köpeklerin yaşam süresi oldukça uzamıştır. Yapısal olarak küçük ırklar büyük ırklara göre daha fazla yaşamaktadır. Köpekler cinsel olgunluğa 6 ile 12 ay arasında ulaşmaktadır. Dişi köpeklerde bir defasında 12 eniğe kadar doğum görülebilir. Köpekler arkadaş canlısıdır. Hem kendi türünden köpeklerle hem kendi türünden olmayan (İnsanlar gibi) canlılarla birlikte yaşamakta zorlanmazlar.

Köpekler İnsanlar ile Nasıl İlişki Kurdu?

Birçok köpek araştırmacısı bu canlıların en az 15.000 yıldır var olduğunu ileri sürüyor. Fakat nasıl ortaya çıktıkları hakkında halen kesin bir bilgi yoktur.

Dr. Boyko “Hiç şüphe yok ki köpekler insanların avlanma sahalarının etrafında dolaşıyorlardı ve zaman geçtikçe insan hayatına uyum sağladılar. Fakat asıl soru, buna sebep olan ilk adımın ne olduğu ve nasıl evcilleştikleri. Yiyecek bulmaya çıkan kurtlar insanlar tarafından öldürülen hayvanların artıklarını topladı ve bu kurtları insanlara yakınlaştırdı. Eğer bu kurt sürülerinden biri yiyecek arayışında genetik değişime uğrarsa uysallaşır, vücudu küçülür ve daha genç yaşta üremeye başlarsa, bu evrimlerinde farklı bir aşamaya geçtiklerini gösterir. Köpekler kaderlerini insanlara bağlamakla akıllıca bir kumar oynadılar. Çünkü bugün dünyada yaklaşık 1 milyar köpek yaşıyor. Kurtların sayısı ise 10 milyonu dahi bulmuyor.”

Köpekler yazısı ilk önce HYH üzerinde ortaya çıktı.

Kedigiller ailesinin en büyük üyesi olan, süper avcı olarak bilinen aslanlar, antik dönemlerde Kuzey Afrika’dan, Yunanistan’a, Balkanlar’dan Hindistan’a hatta Avrasya’ya kadar uzanan bir yaşam bölgeleri vardır. Günümüzde ise, Sahra altı Afrika bölgesinde ve Batı Hindistan’da nesli azalma tehlikesinde olan bir tür durumundadır. Son 20 yılda aslan nüfusu ciddi oranda % 40 civarında azalmıştır. Yaşam alanlarının ellerinden alınması ve insanlar tarafından zarar görmeleri bu azalmaya neden gösterilmektedir. Aslanlar görüntüleri ile insan kültüründe önemli simgeler halindedir. Birçok heykel, resim eserinde, ulusların bayraklarında ve sinema edebiyat eserlerinde tasvir olarak kullanılan aslan figürü, Roma imparatorluğu döneminden beri insanların tuttuğu ve değer verdiği güç sembolü hayvanlar olmuştur. Aslan ne demektir diye merak edenler için Aslan kelimesi Osmanlı Türkçesinden dilimize geçmiştir. Antik Mısır döneminde aslanlar kutsal hayvanlar sayılmaktadır. Günümüzde de ormanlar kralı olarak anılan aslanların yaşam alanı oldukça sınırlı durumda kalmıştır. Aslanlar Panthera cinsine ait olup diğer kardeş türleri ise; leopar, kar leoparı, kaplan ve jaguardır.

Aslanlar Nerelerde Yaşarlar?

Ormanların kralı dense de, ormanlık bölgeleri değil, otlak ve savan yerleri seven aslanlar, Antik zamanlarda çok farklı yerlerde yaşamış olsalar da günümüzde aslanlar nerede yaşar diye düşünüldüğünde verilebilecek tek cevap en çok bulunduğu yer olan Güney Afrika’dır.

Aslanlar Nasıl Avlanır ve Beslenirler?

Aslanlar karakter özellikleri olarak oldukça savaşçı, cesur ve asla korkmayan hayvanlar olmaları ile ün salmış ve birçok kültürde simgeleşmiştir. Aslanlar nasıl avlanırlar diye merak edilen bir soruya cevap vermek gerekirse; öncelikle aslanlar gündüzleri değil de geceleri avlanırlar. Genel olarak gruplar halinde yaşarlar ve genellikler yetişkin erkek aslanlar av peşinde koşarlar. Avlarını gözlerine kestirdiklerinde avına oldukça sakin bir şekilde yaklaşırlar. Öncelikle gözlemlemek için 15-20 metre mesafede bir nevi pusuya yatarak avını uyandırmadan beklerler. Doğru zamanı yakalayıp atlarlar ve güçlü çeneleri yoluyla da kolaylıkla avlarlar. Çenelerinin yanında çok kuvvetli ve keskin olan pençelerini de kullanarak avlarını etkisiz hale getirirler. Avı yeme aşamasında ise erkek olan yavru ilk eti alır. Devamında ise hiyerarşik düzende yavrular öncelikli olarak eti yerler. Süper etobur sınıfında olan Aslanlar direkt olarak etle beslenirler. İnsanlara zarar verirler mi sorusunun cevabı ise ortadadır. Eğer açlarsa mutlak suretle saldırı ihtimalleri vardır. İnsanlara ve insan etine meraklı değillerdir ve tercihleri ana hedefleri hayvanlardır.

Aslanlar Hakkında İlginç Bilgiler

Aslanlar, dünyanın en cesur, korkusuz ve de asil hayvanları olarak nam salmıştır. Bu nedenle de dikkat çekici ve merak edilen hayvanlardır. Aslanların dikkat çekici özellikleri şu şekildedir;

• Kedigillerin en büyük kedileridir.

• Biyolojik anlamda tür olarak leo cins olarak ise panthera olarak bilinir.

• Yuvarlak kısa başlı, boynu kısık, yuvarlak kulaklara sahip, kas yapısı kuvvetli ve derin göğüslü bir kedi türüdür.

• Kürkünün renk tonu değişken olarak gümüş grisi, sarıya çalan kırmızı ve kahverenginin koyusudur.

• Kedigiller ailesinin püsküllü kuyruğu olan tek kedisi, aslanlardır.

• Gruplar halinde gezmeyi severler. Grupta çoğunlukla 1-2 yetişkin erkek, erkeklerin dişi eşleri ve yavruları olur.

• Dişi aslanlarda çoğunlukla grup olarak avlanırlar ve av hedefi olarakta büyük toynaklı hayvanları seçerler.

• Yetişkin erkek aslanlar rakipleriyle sık kapıştıkları için yaralanmalar sonucu yaşam süreleri daha az olabilmektedir. Ortalama ömürleri 10-15 yıldır. Esaret altında yani hayvanat bahçelerinde büyüyen ve yaşayan aslanlarda ise bu rakam 25 yaş civarını bulur.

• Birçok hayvan cinsi gibi aslanlarda gece avlanmayı severler. Gündüzleri genelde gün boyu uyurlar. Gece ise avlanma turuna çıkarlar.

• Hiper Karnivor da denen hiper etobur cinsi hayvanlardır. Günde yaklaşık 15-20 kilo et yeme potansiyelleri vardır.

• Aslanlar insan yer mi sorusu merak edilen konuların başında gelir. Çok iyi birer avcıdırlar. Av ayırmazlar yeri geldiğinde insanlara da saldırabilirler ancak ana hedefleri hayvanlardır.

• Genel otlak ve savanların üstünde yaşamayı severler. Yoğun ormanlık alanlarda aslan bulmak imkansız gibi bir şeydir.

• Aslan yavruları 7 güne kadar kör kalırlar. 7 günün sonunda gözleri açılır.

• Çoğumuzun bildiği bir bilgi de erkek aslanlarda yele vardır. Dişilerden direkt olarak ayırt etmek mümkündür.

• Aslanlar yüzmeyi çok severler. Su ortamında bulunmaktan keyif alırlar.

• Aslanların barış göstergesi olarak hareketleri yalama ve kafa sürtmedir.

Aslanlar yazısı ilk önce HYH üzerinde ortaya çıktı.

Kedigiller familyasından olan kaplanlar Panthera cinsindeki en büyük kedidir. Kaplanlar, diğer akrabaları gibi etçil beslenen memeli hayvanlardır. Ayrıca kürkü turuncu renginin üzerine kahverengi çizgileri olan, cüsseli bir hayvandır.

Kaplanların Özellikleri

Kaplanlar diğer kedigillerden en büyük ve en korkutucu olanıdır. Günümüzde kaplanları insanlardan başka avlayabilen hayvan cinsi yoktur. Kaplanın boyu yaklaşık üç metre civarındadır ve boyu ise ortalama 250 kilo ağırlığındadır.

Kaplanların göz rengi sarıdır, kürk rengi turuncudur ve kürklerinde bulunan kendilerine has uzun kahverengi çizgiler ile dikkat çekmektedir. Ayrıca kaplanların kulak arkalarında bulunan büyük beyaz noktalar sayesinde kaplanlar arasında iletişim sağlandığı bilinmektedir. Kaplanlar sürü halinde gezmekten hoşlanmayan, asosyal kedilerdir. Ortalama yaşam süreleri yirmi beş yaş olarak bilinmektedir.

Kaplanlar çok iyi koşabilir ve yüzebilirler. Yüzmeyi çok seven kaplanlar, nehirdeki en tehlikeli hayvan olan timsahı bile kolaylıkla avlayabilmektedirler. Ayrıca kaplanların avlanması yasak olsa da bazı avcılar gizlice, sadece görkemli kürkleri için kaplan avlamaktadır fakat kolay kamufle olabilen kaplanları avlamak biraz zordur.

Kedigillerin en büyük familyasından olan kaplanlar hakkında ilgi çekici bilgilerden bahsetmek gerekirse; kaplanlar kükredikleri zaman sesleri yaklaşık üç km uzaklığa ulaşabilmektedir. Ayrıca kaplanların günümüzde beslenilen evcil kediler ile DNA’sı %95 oranında uyuşmaktadır. Yani kediler, kaplanların kükreyemeyen minik minyatürleridir diyebiliriz.

Kaplan avı bütün dünyada yasak olsa da özellikle bazı insanlar gizlice kaplan avlamaktadır. Amerika kıtasında ise kaplan sahiplenmek yasal olduğu için Amerika’da yaşayan pek çok kişi kaplan sahiplendirmiştir. Sahiplenilen kaplanların bir kısmı sirklerde gösteri için kullanmaktadır. Vahşi ortamda yaşayan kaplanlar sayıca sahiplenilen kaplanlardan daha azdır.

Kaplanların Beslenme Şekli

Kaplanlar bireysel avcılık konusunda en başarılı memeli hayvanlardan birisidir. Genellikle avına sinsice yaklaşan kaplanlar o kocaman cüsselerine rağmen sessizliklerini çok iyi bir şekilde korurlar. Avlarına çok yaklaşan kaplanlar gizlice avlarının boğazlarına atlarlar ve güçlü çeneleriyle avlarının boğazını kırıp nefessiz bırakarak ölmelerini sağlarlar.

Kaplanların koca patileri vardır ve pençeleri çok güçlüdür. Bu sebeple kaplanlar büyük cüsseye sahip avlarını da kolaylıkla avlayabilmektedir. Hem güçlü patileriyle, hem güçlü çene kemikleriyle ve atiklikleriyle küçük ve büyük hayvan fark etmeden kolaylıkla avlanabilmektedir. Özellikle geyik, yaban domuzu, fil ve gergedan eti yiyen kaplanlar kuş, tavşan, kirpi, balık, leopar, ayı ve timsah gibi bütün canlıları avlayabilir. Kaplanlar hiçbir zaman av olmazlar ve sürekli avlanırlar. Özellikle avlanması en zor, en tehlikeli hayvan olan ayılar bile kolaylıkla bir kaplanı alt edemez, aksine kaplanlara av olurlar. Kaplanlar bir günde yaklaşık yirmi kilo et tüketmektedirler.

Kaplanlarda Üreme

Kaplanların çiftleşmek için belirli dönemleri yoktur. Çiftleşme arayışında olan dişi kaplan en güçlü erkek kaplanı kendisine eş seçer. Böylelikle doğacağı bebekleri erkek kaplan gibi güçlü olacaktır. Dişi kaplanların hamilelik süreleri yüz on gündür ve yüz on gün sonrasında iki ila dört yavru kaplan doğumu gerçekleşmektedir.

Kaplanlar Nerede Yaşar?

Kaplanlar nerede yaşar? Kaplanlar türlerine göre çeşitli bölgelere dağılmıştır. Bu bölgelerden birisi en bilindik olan Bengal’dır. Bengal’da kaplanlara rastlamak çok olağan bir durumdur. Ayrıca Asya kıtasının bazı ormanlarında, Bali, Sumatra, Sibirya, Çin, Sunda ve Hazar kıyılarında da kaplanlar yaşamaktadır.

Kaplan türleri iki farklı şekildedir. Turuncu ve kahverengi çizgili kaplanlar ve beyaz ve siyah çizgili olan kar kaplanları olarak ikiye ayrılmaktadır. Kar kaplanlarının bütün bir çoğunluğu Sibirya bölgesinde yaşamaktadır. Kar kaplanlarının gözleri buz mavisidir ve çoğu kar kaplanının gözlerinde şaşılık bulunmaktadır. Ayrıca Sibirya’da yaşayan kar kaplanları, diğer kaplan türünden dört kat fazlaca soğuğa dayanıklı kürklere sahiplerdir.

Kaplanlar diğer kedigillerden farklı olarak suyu çok severler ve suda yüzmekten zevk alırlar. Ayrıca su tüketimine de büyük ölçüde önem vermektedirler. Bu sebeple kaplanlar suya yakın yerlerde bulunmak isterler. Sulak ortamda bulunan avlarını da kolaylıkla avlayarak hem besin hem de su ihtiyaçlarını karşılarlar.

Kaplanların Ömrü

Ortalama kaplan ömrü yirmibeş yıl civarında olmaktadır. Kaplanların uzunca ömürlerini yaşayabilmeleri için iyi bir avcı olmaları gerekmektedir. Beslenme konusunda şanslı olan kaplanlar ortalama ömürlerinden daha fazla yaşayabilmektedir. Kaplanlar yaralanmamak için boynuzlu büyük cüsseli hayvanlara saldırmazlar fakat onların yavrularını avlarlar.

Kaplanlar yazısı ilk önce HYH üzerinde ortaya çıktı.

Kurtlar yazısı ilk önce HYH üzerinde ortaya çıktı.