Deniz atları yapıları
Deniz atları Syngnathidae familyasında yer almaktadır. Hippocampus cinsine ait olmakta olan balıklar arasında bulunur. Yaşam alanları olarak daha çok ılıman ve tropikal sular olarak geçmektedir. Deniz adları boyut açısından 16 milimetre ile 35 santimetre arasında değişiklik göstermektedir. Erkek hamileliğin yalnızca iki tür grupta bulunduğu sınıfta yer almaktadır. Bu sınıfın içerisinde yılan iğnesi ve denizatı girmektedir. Yapısal açıdan Deniz altlarının alt vücudundaki arka yüzgeç ve kafalarındaki solungaçların yanında göğüs yüzgeçleri ile balık görünümüne sahiptir. Yapısal özellik açısından deniz adlarının türleri kısmi olarak saydam bulunmaktadır. Dolayısıyla saydam oluşları durumundan dolayı akvaryumda var olsalar da görünmemektedir.
Denizlerin sevimli canlısı denizatı, hem görüntüsü hem de ilginç karakteriyle su altı yaşam formlarının en merak uyandıran canlılarından biridir. İnsanların denizatına ilgisi o kadar büyüktür ki, takı ve kıyafetlerde figür olarak sık sık karşımıza çıkmaktadır. Denizatını bu kadar ilgi çekici kılan özellikleri araştırdık ve 8 maddelik listemizde bir araya getirdik.
İlginç görüntüsü ve biyolojisiyle ilgi çeken denizatının mitolojide de yeri vardır. Yunan mitolojisinde Hippocampus olarak geçen denizatının vücudunun üst kısmı at, alt kısmı ise balık olarak resmedilir. Homeros’un İlyada eserinde, Poseidon’u denizin üzerinde giden atların Tanrısı olarak tanımlaması, denizatıyla ilişkilendirilebilir.
M.Ö. 4. yüzyılda Lübnan’da, üzerinde denizatı olan paralar basılmış, Anadolu’da M.Ö. 6. yüzyılda yapıldığı düşünülen altından bir denizatı bulunmuştur. İngiltere’deki Roma Hamamları’nda da denizatı mozaiklerine rastlanmıştır. Tüm bunlar, insanlığın denizatına ilgisinin tarih öncesine dek uzandığını gösterir.
Denizatları, görünüşleriyle suda yüzen ejderhalara ya da atlara benzeseler de aslında balık türleri arasındadırlar. Vücutlarının alt kısmında bulunan yüzgeçler ve üst kısmında bulunan solungaçlar denizatının bir balık türü olduğunu gözler önüne serer.
Denizatlarının ilginç bir özelliği ise adeta bukalemun gibi renk değiştirebilmeleridir. Kendilerini korumak için bulundukları ortamın renklerine uyum sağlayarak kamufle olurlar. En küçük yani korunmaya en çok ihtiyaç duyan denizatlarının formlarını da değiştirebildiği örneğin üzerinde kabarcıklar belirmesini sağlayarak mercanlar arasında kaybolabildiği gözlemlenmiştir.
Deniz atları yaşamları ve yaşam koşulları
Denizatları, Deniz ejderlerine yakın akraba olarak bilinmektedir. Fakat bir fark olarak vücutları daha büyük ve yaprak benzeri uzantılarına sahiptir. Bu uzantıların bulunmasından dolayı yüzen deniz yosunu ve esmer su yosunu yataklarının arasında kolayca saklanabilmektedir. Deniz ejderleri ise larvamsı balıklar olarak geçmektedir. Hem görüntüsü hem de ilginç bir karaktere sahip olması açısından su altı canlıları arasındaki en merak uyandıran varlıklardan birisidir.
Deniz atı canlarının mitolojide de oldukça sıklıkla yeri bulunmaktadır. Mitolojide hippocampus olarak adlandırılıp üst kısmı at alt kısmı ise balık olarak nitelendirilmektedir. İlk olarak bakıldığında bir yüzen ejderha görüntüsüne sahip olan deniz atları vücutlarının alt kısmında bulundurdukları yüzgeçler ve üst kısmındaki solungaçlar ile bir balık türü olarak yaşamını sürdürmektedir. Tropik ya da yarı tropik sularda sıklıkla yaşadığı gözükmektedir.
Deniz Atları Doğası ve Ekolojisi
Deniz atları Amerika’dan Avrupa’ya dünyada birçok farklı bölgelerde sıklıkla rastlanmaktadır. deniz atları yaklaşık olarak 35 santim büyüklüğünde kadar olabilmektedir. En küçük denizatları ise bahamalarda yer almaktadır. 16 milimetreye kadar küçük olan deniz atları da bulunmaktadır. Deniz atlarının hayatı boyunca yalnızca tek bir eşi olur. Bu karakteristik özelliğinden ötürü insanlar tarafından sıklıkla merak uyandırmaktadır. Sadece deniz atlarına özgü bir biyolojik yeti olarak üreme yönünden erkek denizatları doğum yapmaktadır.